Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu geleneksel ihraç ürünleri çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı ihracatında son yıllarda yaşanan tıkanıklığı aşmak isteyen Türk kuru meyve sektörü, 2023 ihracat hedefleri için güç birliği kararı aldı.
Kuru meyve sektörü, dünyada ihracatta liderlik konumunu güçlendirmek ve 2023 yılı için ortaya koyduğu 3 milyar dolar ihracat hedefinden uzaklaşmamak amaçlı kamu kurumlarından destek talebini dile getirdi. Kuru meyve sektörü çeşitli nedenlerle yurtdışından geri gelen ihraç ürünlerinin ayniyat tespiti ile yurda sokulmasını, tekrar işlenerek ihraç edilmesi için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı başta olmak üzere kamu temsilcilerinden destek istedi ve kamu kurumlarının kendilerine güvenmesini istedi.
4. Kuru Meyve Çalıştayında konuşan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, Türkiye’nin 2023 yılı için ortaya koyduğu 500 milyar dolar ihracat hedefine kuru meyve sektörü olarak 3 milyar dolar katkı sağlamayı amaçladıklarını ancak son yıllarda kuru meyve ihracatının 1.3-1.4 milyar dolar aralığında sıkışıp kaldığını, kuru meyve sektörünün 2023 ihracat hedefine ulaşması için kuru meyve sektörünün özel sektör ve kamudaki taraflarıyla kenetlenmesi gerektiğinin altını çizdi. Kuru meyve sektörünün ihracat potansiyelinin mevcudun çok üzerinde olduğu bilgisini paylaşan Celep, \"Mevcut potansiyelimizi en etkili şekilde ihracatımıza yansıtabilmek için sektör paydaşları olarak bir arada olmalı, kısa-orta-uzun vadeli stratejilerimizi gözden geçirmeliyiz. Sektörel sorunlarımızın çözümü için Bakanlıklarımızdan çözüm ve destek bekliyoruz\" diye konuştu.
Kuru meyve sektörünün uzun yıllardır ihracattan geri dönen ürünler, Kuru incirde aflatoksin ve okratoksin sorunları, Kuru üzümde pestisit ve okratoksin, Kuru kayısıda kükürt ve pestisit sorunlarını çözemediğine dikkati çeken Celep, şöyle devam etti: \"Yıllardır bu konuları konuşmaktan diğer konulara yeterince konsantre olamıyoruz. Bu sorunların çözümü için güçbirliği yaparsak ihracata odaklanır ve 2023 hedeflerine ulaşırız. Geri gelen ihraç ürünlerimizin ayniyat tespiti ile tekrar işletmelerimize alınması, işlenmesi ve ihracatı ile ilgili ihracatçıya güvenen bir kamu iradesi görmek istiyoruz\"
\"Yasal düzenlemeler yapılırken güçlü yanlarımızın ve bugüne kadar ülke ve sektör olarak yok yere kaybettiğimiz dövizlerin göz önünde bulundurulmasını bekliyoruz\" diyen Celep, gerek çekirdeksiz kuru üzümde, gerek kuru incirde, gerekse de kuru kayısıda Okratoksin-A konusunun önümüzdeki dönemde Avrupa Birliği’ne olan ihracatta karşımıza çıkması muhtemel sorunlardan birisi olduğunu, bu konularda, Üniversiteler ve FRUCOM ile işbirliği içinde çalışmalar ve projeler yaptıklarını dile getirdi.
Chlorpyrifos 100 milyon dolara mal oldu
2016-17 sezonuna girerken çekirdeksiz kuru üzümde bağda salkım güvesine karşı önerilen chlorpyrifos etkili maddeli preparatların Avrupa Birliği üzüm maksimum kalıntı limitini 0.5 ppm’den 0.01 ppm’e düşürme kararı ile karşı karşıya kaldıklarını anlatan Celep, \"Sürece geç müdahil olmamız sonucunda ülkemiz en az 100 milyon dolar ihracat geliri kaybetti. Bu yılki konumuz “iprodione”; bu konuda ilgili Bakanlıklarımız hızlı aksiyon alarak bu maddenin ülkemizde kullanımını yasakladı. Sektörümüz adına kendilerine teşekkür ediyoruz.\" dedi.
Sektör çözüm önerilerini sıraladı
4. Kuru Meyve Çalıştayı’nda sektör temsilcilerinin sorunlarla ilgili çözüm önerileri ise şöyle sıralandı; \"Alıcıları tarafından çeşitli nedenlerle geri gönderilen ve tekrar ihraç edilecek olan ürünlerde kat’i ithalat hükümleri çerçevesindeki kontrol ve analizler uygulamadan kaldırılmalı, Geri gelen ürünlere yalnızca mahrece iade edildiği konuda (pestisit, okratoksin-A vb.) ilgili analizler yapılmalı,
Ayniyat tespiti ve yüzeysel kontrolü takiben, ithalatçı ve ihracatçı firmaların yazılı beyanı veya AB RASFF bildirimleri dikkate alınmalı,
Gerekli hallerde, Bakanlık kontrol ve denetimi altında ürünlerin elden geçirilmesi sağlanmalı,
3 ay gibi makul bir süre içinde ürünlerin tekrar ihraç edilmesi sağlanmalı,
İşletmeye herhangi bir nedenle geri gelen ürünler Türk Gıda Kodeksi kriterlerine uygun şekilde hazırlanarak paketleneceği zorunluluğu unutulmamalı,
Alıcı Ülkeler Nezdinde Tarım Ataşesi Atanması İhtiyacı,
Biyopreparatların da GTHB’nca “Tarımsal Destekler” Kapsamına Alınmalı,
Bağlarda Biyoteknik mücadele yönteminin tamamı desteklenmeli ve yaygınlaştırılmalı,
Sözleşmeli Tarım Modelinin Desteklenerek Yaygınlaştırılmalı,
Stok Kurumu ve Lisanslı Depoculuk Faaliyetlerinin Artarak Devam Ettirilmeli,
Uzaktan Algılama İle Bağ Sahalarının Tespiti yapılmalı,
Kuru Üzüm İç Tüketimin ve Üretiminin Artırılması İçin Strateji Oluşturulmalı,
Kontrollü atmosferli soğuk hava deposu yatırımları desteklenmeli,
İşletmelerde lazer ve x-ray gibi işleme makinesi yatırımlarının desteklenmeli,
İşletmelerde güneş enerjisinden enerji elde etme yatırımlarının teşvik edilmeli,
URGE Projesi sektöre heyecan verdi
Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen destek programları arasında yer alan ve firmaların kümelenerek güçlerini birleştirdiği Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi (URGE) Kuru Meyve sektörüne heyecan verdi.
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, önümüzdeki süreçte kuru meyve sektöründe URGE Projesini hayata geçirme kararı aldıklarını, bu proje ile katma değerli ürün ihracatında aşama kaydetmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
YASAL UYARI
YORUM YAZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu siz yapın.
BENZER HABERLER