Marmarisli avukata Çırağan'da düğün dayağı

Demirören ve Kalyoncu ailelerinin çocuklarının hafta sonu Çırağan Sarayında yapılan düğüne Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da gitmesi üzerine, Sarayın önündeki caddenin bir kısmı kapatıldı. Trafiğin 20 dakika boyunca ilerlememesi üzerine otobüsten inerek yürümeye başlayan Marmaris’te serbest avukatlık yapan Sertuğ Sürenoğlu, karşılaştığı polislere, ‘trafiğin neden kapatıldığını' sordu.Bu sırada çevrede bulunan Cumhurbaşkanlığı korumaları, Sürenoğlu’nun Cumhurbaşkanına hakaret ettiğini iddia ederek gözaltına aldı. Koruma aracına bindirilen Sürenoğlu'na ters kelepçe takılarak gözleri bağlandı. Koruma aracı daha sonra aracı Sarayı otoparkına çekerek burada Sürenoğlu'nu 2 saat boyunca darp etti.  Daha sonra Cumhurbaşkanına hakaret ettiği şeklinde kendisine zorla tutanak imzalatılan Sürenoğlu, polislere teslim edildi. Sürenoğlu, bir gece gözaltında tutulduktan sonra çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği tarafından ev hapsine alınmasına karar verildi. Sürenoğlu'nun savcılık ifadesinde, “Ben oraya Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geleceğini dahi bilmiyordum. Bana Cumhurbaşkanı korumaları işkence yaptı ve zorla Cumhurbaşkanına hakaret ettiğimi beyan eden tutanak imzalatıldı” dediği öğrenildi.

Olayın ardından Muğla Barosu Yönetim Kurulu Basın açıklaması yaparak yaşananlara tepki gösterdi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: 

“Baromuz 1607 sicilinde kayıtlı olup halen Marmaris ilçemizde serbest avukatlık yapmakta olan Av. Sertuğ Sürenoğlu’na, dün İstanbul Beşiktaş’ta düğün nedeniyle yolların kapalı olmasını eleştirdiği için, Çırağan Sarayı bölgesinde bulunan polislerce, vücudunun çeşitli yerlerinde yaralanma ve morarmalara sebebiyet verecek şekilde işkence yapılmıştır. Meslektaşımız, maruz kaldığı işkence nedeniyle ciddi bir travmaya uğratılmış ve kendisine ayrıca Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği gerekçesiyle suç isnadında bulunulmuştur. 

Hiç kimseye ve hiçbir zaman yapılması asla kabul edilemeyecek kötü muamele ve işkence, meslektaşımızın avukat olduğunu bildirmesi ve kimliğiyle ispat etmesine rağmen artarak sürdürülmüştür. 

Toplumsal gerginliğin ve hukuk tanımazlığın bir örneği olarak tanımladığımız meslektaşımıza yapılan bu insanlık dışı muameleyi şiddetle kınıyor, yapanların adalet önünde hesap vermeleri için konunun yakından takipçisi olacağımızın bilinmesini siz saygıdeğer Kamuoyu ile saygıyla paylaşıyoruz.