Sosyal medyada ifade özgürlüğü

USMED Uluslararası Sosyal Medya Derneği (USMED) Ege Bölge Başkanı ve Sosyal Medya Uzmanı Alaattin Çağıl, insanların sosyal medyada kendilerini daha iyi ifade edebildiğini belirtti.

Alaattin Çağıl, günümüzde insanların aktif olarak kullandığı sosyal medya platformlarının ifade özgürlüğünde büyük bir rol oynadığını belirtti. Sosyal medyadaki ifade özgürlüğünü ele alan Çağıl, ’’Artık herkesin kullandığı ve farklı platformlarda kendini ifade edebildiği sosyal medya farklı kimlikler ile veya kişisel kimlikler ile insanlar tarafından etkili şekilde kullanılmaktadır. Bu kullanımda herkes birbirinden farklı sebepler ve gerekçeler ortaya koysa da, genel olarak insanların iletişim ve kendini ifade etmeleri konusunda önemli bir yardımcı araç olduğu kabul edilmelidir. Oluşturulan profil ve hesap ile kendisini birebir olarak tanıyan veya tanımayan herkesle kolay bir şekilde iletişime geçebilen ve kendisini çok daha özgür olarak ifade edebilen insanlar için sosyal medya oldukça önemli bir platform haline gelmiştir.’’ dedi.

Paylaşımlarla kendini ifade etmek
Sosyal medya kullanıcılarının yaptığı tek bir paylaşımla kendilerini rahatça ifade edebildiğine değinen Çağıl, ’’Her şeyi başlatan ve geçerli kılan yapılan paylaşımlardır. İnsanların sosyal medya paylaşımları konusundaki davranışları kendilerini ne şekilde ifade ettiklerini göstermektedir. Burada sosyal medya ile yapılacak paylaşımlarda herhangi bir konu için bir görsel, şarkı, video veya yazı paylaşılması o konu için bir fikir ortaya koymaktır. Bu da ifade etmek olarak sosyal medya yolunun tercihidir. Diğer yollardan farkı ise aynı anda birçok kişiye bu ifadenin yapılmasıdır. Günlük hayata bir konu için tanıdığınız herkesi arayarak veya görüşerek fikrinizi ifade etmezsiniz. Ancak sosyal medya üzerinden bu çok daha kolay bir şekilde yapılabilmektedir. Bu durum sosyal medyanın ifade konusundaki kolaylığı ve sosyal medyanın gücü olarak anılabilmektedir. Yapılan paylaşımlarda insanların kendilerini ifade etmesi kaçınılmaz bir durumdur. Ancak genel olarak insanların kendisi ifade etmesi gibi cümle söylendiğinde politik veya siyasi düşünceler anlaşılmaktadır. Bunun aksine sosyal medya ile çok daha geniş bir şekilde insanlar kendilerini ifade edebilmektedir. Yapılan paylaşımlar ile tanıdık veya tanımadık herkes sizler hakkında fikir sahibi olabilmektedir. Tüm hayatınız konusunda belirli ipuçlarını görerek sizleri tanıyabilmektedir. Bu durumda aslında kişisel olarak bir ifade şekli olmaktadır. Günümüzde bazı çalışma alanlarında yapılan başvurularda sosyal medya hesapları da incelenmektedir. Bu durum bile sosyal medyanın hayatımızda ne kadar önemli yere geldiğini gösterebilmektedir.’’ şeklinde konuştu.

Herkes paylaşımlarından sorumludur
Genel olarak sosyal medya üzerinden kendini ifade etmek konusunda görüşlerin alınmasında yasal durumların göz ardı edildiğine dikkat çeken Alaattin Çağıl, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü: \"Bir özgürlük ortamı olarak görülen internet ve sosyal medya sanki hukuki olarak denetimden muafmış gibi bir izlenim oluşabilmektedir. 1990’lı yıllarda ve belki 2000’li yılların başlarında durum bu olsa bile günümüzde herkes sosyal medyadaki davranışlar konusundan sorumludur. Bu durumda gerçek hesap konusu ayrıca bir inceleme konusu olabilmektedir. Yapılan paylaşımların ve düşüncelerin aktarılması durumlarında kişilere veya kurumlara hakaret edilmemesi, suç işlenmemesi ve suça teşvik edilmemesi genel kurallardır. Bunların olması durumunda yasal işlemler yapılan şikayetler üzerine yapılabilmektedir. Bu durumlar genel olarak gerçek hesap sahiplerinin ve normal bir şekilde paylaşımlar yapan kişilerin kolayca rastlamayacağı durumlardır. Bir paylaşım ile birine küfür ve hakaret edilmesi normal hayatta olduğu gibi suçtur. Bu durum genel olarak kültür ve ahlakımızda da olmayan bir durumdur. Ancak yapılan paylaşımlar bazı durumlar içeriğinde yasal sorunlar olmasa bile birilerini kızdırabilmektedir.\"
Sosyal medyada yapılan paylaşımlardan dolayı bazen tartışmalar çıktığını kaydeden Çağıl, ’’Yapılan paylaşımlar genel olarak hayatın akışı ve güzel anlarım ve şarkıların paylaşılması ile sınırlı değildir. Kolay bir şekilde yaşanan birçok durum için duygu ve düşünce paylaşımları mümkündür. Bu durumda da sosyal medya tartışmaları gündeme gelebilmektedir. Bu durum insanların bir konuda kendilerini, düşüncelerini ve duygularını ifade etmesi ile başlamaktadır. Bu durumu sadece siyaset veya politika olarak algılamamak gerekmektedir. Çok daha farklı konularda da tartışmalar yaşanabilmektedir. Aslında tartışmaların yaşanması gerçekten normaldir. Elbette bunun bir gerginlik konusu olmaması şartı ile. Ancak bu her zaman mümkün olmaz. Birçok durumda insanlar çok yakın olsalar bile yaşanan tartışmalar nedeni ile ciddi gerginlikler yaşayabilmektedir. Bu durum sosyal medya içinde geçerlidir. Yapılan bir paylaşım nedeni ile arkadaşlar, birbirini tanıyan veya tanımayan kişiler arasında tartışmalar yaşanabilmektedir. Bu durumda ifade konusundaki rahatlıktan meydana gelmektedir. Sonuçta bir ifade olan paylaşıma karşıt bir ifadede bulunmak yorum yapmak olmaktadır. Yapılan yorumlar ile paylaşım, yani düşüncenin eleştirisi yapılabilmektedir. Kişiyi veya düşüncesini eleştirmek konusunda da bir özgürlük vardır. Bu özgürlük oldukça sık şekilde kullanılmaktadır. Bir grup veya topluluk oluşturularak da belirli tartışmaların yapılması sağlanabilmektedir. Tüm bu durumlar sosyal medyanın gücü olarak ifade edilebilmektedir. Sağladığı en büyük özellikler genel olarak bunlardır denilebilir.’’ dedi.