Muğla Milas’a gelerek bir dizi ziyarette bulunan AK Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, anayasa değişikliği konusunun manipüle edilerek, çarpıtıldığını söyledi.
AK Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, geçtiğimiz Cuma günü AK Parti Milas Başkanlığına ve bazı mahallelere ziyaret gerçekleştirdi.
Referandum süreciyle ilgili açıklamada bulunan Öztürk, ilçe teşkilatı ziyareti sırasında yürütülen kampanyalara değindi. Anayasa maddeleri ve başkanlık sistemiyle ilgili teşkilatla sohbet etti.
Cuma günü saat 12.00’de ilçe teşkilatını ziyarete gelen Vekil Öztürk’ü, AK Parti Milas Teşkilatı Başkanı Levent Akyer ve Yönetim Kurulu Üyeleri karşıladı.
Akyer, Vekil Öztürk’e geldiği için teşekkürlerini ileterek “Milas’ta bizi yalnız bırakmayan, her zaman destek olan sayın milletvekilimize teşekkür ediyorum. Her zaman bizlerin yanında olan ve köy ziyaretlerinde yanımızda her zaman bize destek veren, teşkilatın içerisinden gelen Nihat Öztürk’e hoş geldiniz diyorum ve teşekkür ediyorum. Bizler Milas AK Parti Teşkilatı olarak startımızı referandum için verdik. Genel merkezimizin talimatları doğrultusunda anayasa mahkemesinin değişen 18 maddesini, ilk önce teşkilatımıza daha sonra da vatandaşlarımıza anlatıyoruz.” dedi.
Öztürk’le birlikte, mahalle ziyaretlerine gideceklerine belirten Akyer “Mahalle ziyaretlerimiz ilk önce teşkilatımızı bilgilendirme boyutunda devam ediyor. Milletvekilimiz de bizim aramızda ve bugünde daha önceki ziyaretlerimizde eksik kalan bölgelerdeki ziyaretlerimizi tamamlayacağız. Milletvekilimiz ilk önce ilçe parti binasını ziyaret etti. Ardından Vekilimiz Öztürk’le birlikte, Ketendere Mahallesi’ndeki vatandaşlarımızı ziyaret edeceğiz ve anayasa maddelerinin değişimiyle ilgili halkı bilgilendireceğiz. Biz bu süreçte Milas’ın tarihinde alabildiğimiz en yüksek oyu almayı hedefliyoruz ve bu sürece takiben 2019 seçimlerinde Milas Belediyesi’ni alacağımıza inancım tamdır.” ifadelerini kullandı.
Akyer’in ardından söze başlayan Öztürk, neden ‘Evet’ denmesi gerektiğini teşkilat üyelerine şöyle anlattı “Bir Ankara dönüşü daha Milas’tayız. Gidemediğimiz, ulaşamadığımız yerler için ilçe teşkilatı başkanımızla program yaptık ve buralarda anayasa maddesi değişikliklerini anlatacağız. Şimdi bir süreç başladı. Referandum öncesinde ‘Hayır’ı destekleyenler neden hayır dediğini ve ‘Evet’ i destekleyenlerin neden evet dediğini anlatıyorlar. Bizler de çok inandığımız, çok güvendiğimiz anayasa değişikliği doğrultusunda neden ‘Evet’ denmesi gerektiğini hem teşkilatlarımıza hem de vatandaşımıza anlatmaya çalışıyoruz. Evet kitapçığında, anayasa maddelerinin değişimi anlatılıyor. Açıklamalarıyla neden ‘Evet’ denmesinin gerektiğinin anlatıldığı kitapçığı, ‘Hayır’cılar çarptırıyorlar.”
Anayasa maddeleri değişikliğinin, yürütülen kampanyalarda oldukça çarpıtıldığını aktaran Öztürk “Hayır kampanyası yapanlar, durumu o kadar çok çarpıtıyorlar ki ben bile ‘bu kadar olmaz’ diyorum. Bizim teşkilatlarımızın bu konusunda kafası netleşti. Anayasa’nın 18 maddesinin değişiminin ne getirdiğini vatandaşımız çok iyi biliyor. 18 maddelik değişimin içerisinde kesinlikle ve kesinlikle ‘rejim değişikliği’ söz konusu değildir. 18 maddenin içerisinde yapılanın ana amacı, milletin sandıkta oy kullanan insanların seçme hakkını yaşatmaktır. Bugün baktığımız zaman parlamentoyu seçen milletimiz artık hem parlamentoyu hem de hükümeti seçme yetkisini alıyor. Çok karışık ve sitemli bir değişiklik değil aslında. Bu değişikliğin temel ruhu, vesayetleri üzerine toplayan isminde ‘yüksek’ kurullar kelimesi bulunan vesayet çukurları devre dışı kalıyor. Tamamen yargı sivilleşiyor.” diye konuştu.
Öztürk, ‘hayır’ diyecek olan kişiler tarafından yürütülen kampanyalarda en çok söylenen yanlışlar hakkında açıklamada bulundu. Süreç içerisinde, yanlış lanse edilen şeyleri düzelteceklerini vurgulayan Öztürk “ Bunun içerisinde en çok söyledikleri 2 yalanı düzeltmeye çalışacağım. Şimdi AK Parti yaklaşık 7 aydan bu yana, Kanun Hükmünde Kararnameler ile Olağanüstü Hal ilan edildi. Şu an olağanüstü hal devam ediyor. Şimdi diyorlar ki, KHK’lar ile beraber her türlü kanun çıkarma yetkisi cumhurbaşkanına veriliyor diyorlar. En çok bu sahada konuşuluyor. Padişahlık, krallık, oğluna devredecek gibi abuk subuk şeyler ortaya çıktı. Biz 15 yıldan bu yana iktidardayız. Bu ülkeni geleceği için her türlü kararı çıkarıyoruz. Ben AK Parti milletvekiliyim, bizim meclis grubunun çıkaramayacağı kanun yok. Dün de yoktu, bugün de yok. 2019’a kadar olmayacak. Biz mecliste kanun tasarısı hazırladıktan sonra, çoğunluk bizim elimizde olduğu için teklifi götürebiliyoruz. Dolayısıyla sanki bu sistem gelirse, üniter yapıyı bozacaklar ve eyalet sistemini getirecekler gibi birçok yalan söylüyorlar. AK Parti 15 yıldan bu yana ne yaptığı ortada olan tek partidir. Ama diğer partilerin eline yetki geçince, ne yaptığını bilen var mı?” dedi.
Açıklamasına devam eden Öztürk, “Yarın iktidara X parti gelince, sistemle alakalı ne yapacağını bilemiyoruz. Yetkiyi nasıl kullanacağını bilemiyoruz. En basiti, bir kâtip üyesi yetki verilince sadece 1 aylık iletişim ücreti 800 bin TL oldu. O kâtip üyesinin genel başkanı da çıkan fatura sonucunda bize ‘Yetki vermeseydiniz’ diyor. Biz yetki verilince ne yapacaklarını bilemiyoruz. Ama 3 Kasım 2002’den beri tek başına iktidardadır. Ne bu ülkenin rejimi, ne cumhuriyeti, ne bayrağı, ne vatanıyla, milletiyle ters düşen bir eylem içerisinde olmadık. Bizim tek derdimiz var. Milletimizin tek başına söz sahibi olduğu, vesayetçi kurumların olmadığı, bir takım yerlerin belirlediği değil milletin belirlediği milletvekillerinin olmasıdır. Değişiklik ile birlikte, milletvekilleri parlamentoda kanun çıkarabilecek. Şu an benim kanun çıkarma yetkim yok. Yarın her bir milletvekili, yerelde yaşanan problemleri meclise taşıyarak kanun tasarısı verme yetkisi alacak.” diye kaydetti.
Güçlerini milletten aldığını belirten Öztürk, sistemle milletin her alanda söz hakkına sahip olacağını dile getirerek “Anayasa değişikliği ile beraber cumhurbaşkanı denetlenemeyecek diyorlar. Tam tersine şu an cumhurbaşkanı denetlenemiyor ve sadece ‘Vatana ihanet’ suçundan yüce divana çıkarılabiliyor. O da 4’te 3 çoğunlukla mümkün olabiliyor. Ama değişecek olan sistemle, 5’te 3 çoğunlukla, cumhurbaşkanı sadece vatana ihanet suçundan değil, attığı her imza ile beraber millete karşı sorumlu olacak. Parlamento, yürütmeyi çoğunlukla beraber denetleyip yargıya taşıyabilecek.
Ortada bir tezat varsa cumhurbaşkanı KHK çıkaramıyor. Denetlenebilen, bütçe çıkaramayan ve artı yargılanabilen bir diktatör dünyaya gelmedi. Bu çarptırılmıştır ve böyle bir sistem yoktur. Bu sistemin temeli millet. Yeni anayasa sisteminin faydalarını şimdiden görüyoruz. Şu anki sistemde referandumda CHP, AKP derdi artık AK Parti demeye başladı. Yeni sistemde artık, milletin gönlünü alan iktidara gelecek. Koalisyon hükümetlerinden, milletimiz çok çekti. Artık bu olmayacak. Çoğunluğu alan parti iktidar olacak ve hemen göreve başlayacak. Milletin lehine olmayan hiçbir şey ortaya çıkamayacak. Evet’e sahip çıkıyoruz, referandumda ‘Evet’ diyoruz. Seçim kampanyasında, hayır diyenler çoğu şeyi çarpıtıyor ama biz doğruları anlatacağız.” şeklinde konuştu.
Teşkilat tarafından gelen soruları yanıtlayan Öztürk, rejim sisteminin değişmeyeceğinin altını çizdi.
Anayasa değişikliğiyle beraber asker kökenlilerin, artık sivil anayasada yeri olmayacağını söyleyen Öztürk “Anayasa değişikliğinde; Sayıştay, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi’nde değişiklik yok. Tek bir değişiklik var. O da Anayasa Mahkemesi’nin tam olarak sivilleşmesi. Askeri kökenden gelenin, sivil anayasada işi yoktur. Cumhurbaşkanı parlamento sisteminde, anayasa mahkemesine 4 üye atayabiliyordu. Başkanlık sistemiyle birlikte bu durumda değişme olmayacak. Yeni sistemde yine anayasa mahkemesine 4 üye atayacak. Seçim sisteminde değişiklik yaşanmayacak.
O yüksek kurulları, birileri hep arka bahçe görmüş. O 12 Eylül anayasasıyla beraber, yüksek kurullarla iktidarın önüne hep bir iktidar koymuşlar. O kurullarla, ülke yönetmişler. Biz millete ülkeyi yönettireceğiz.” ifadelerini kullandı.
Milletin seçiminde torpil olmadığını kaydeden Öztürk, “Problem nerede biliyor musunuz? Muğla Baro Başkanı’nın Milas’a gelip, CHP milletvekilleriyle siyaset yapmasıdır. Baro başkanının, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ne işi vardır. Yargıyı CHP, arka bahçe olarak görüyordu. Artık millet seçecek. Milletin seçiminde torpil yoktur. Cumhurbaşkanının, meclisi yeniden seçime götürme yetkisi vardır ama bu şimdi de vardır. 7 Haziran seçimlerinde öyle oldu. Çoğunluk sağlanamadığı için meclis yeniden seçime gitti. Cumhurbaşkanı, kafası bozulunca meclisi fesih edecekmiş. Böyle bir şey yok arkadaşlar. Meclisi seçime götürme yetkisi vardır ama bunu yaparsa cumhurbaşkanı da yeniden seçime gider.” dedi.
Öztürk, gelen soruları yanıtladıktan sonra ilçe teşkilatından ayrıldı.
YASAL UYARI
YORUM YAZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu siz yapın.
BENZER HABERLER